Ahşap Malzeme

 

AHŞAP MALZEMELER

 

Ahşap, canlı bir organizma olan ağaçtan elde edilen lifli, heterojen, ve anizotrop bir dokuya sahip organik esaslı bir yapı malzemesidir.

 

Ahşap, en eski yapı malzemelerinden birisidir. İnsanoğlu ahşabı eski çağlardan beri barınma ve korunma amaçlı olarak kullanmaktadır. Günümüzde ormanların çeşitli nedenlerle azalması, yerine yenisinin yetiştirilememesi veya geç yetişmesi ahşabın değerini artırmıştır. Gelişen teknolojiyle birlikte ahşabın yerine plastik, metal, alüminyum, beton ve çimento mamulleri kullanılmasına rağmen görünüş, izolasyon ve istenilen şeklin kolayca verilmesinden dolayı ahşap her zaman tercih edilmektedir. Ahşap; çatı elamanları, doğrama ve kaplama malzemesi, kalıp ve iskelelerde taşıyıcı ve dekoratif malzeme olarak kullanılmaktadır. Ayrıca  önceleri köprülerde de taşıyıcı malzeme olarak kullanılmıştır.

 

Ahşap dülgerlik, doğrama ve mobilya işlerinde gereklidir. Bugün ahşabın atıkları olan yonga, talaş ve tozlarından da üretilen yapay yapı malzemeleri vardır. Bunlar yonga ve lifli levhalar (sunta, kontraplak) ile ahşap talaşlı hafif beton plaklar(heraklit, kontratabla) olarak sıralanabilir. Ahşabın kesilerek standart boyutlara getirilmiş haline ise kereste denir.

 

AHŞAP MALZEME  HAMMADDESİ VE TÜRLERİ

Ahşap malzemelerin hammaddesi orman ürünleridir.Yapı mühendisliğinde kullanılan ağaç türleri iğne yapraklı (yapraklarını dökmeyen-açık tohumlular-Kozalaklı) ve geniş yapraklı (yapraklarını döken-kapalı tohumlular) ağaçlar olmak üzere iki grupa ayrılmaktadır.

 

a) İğne Yapraklı Ağaçlar(Kozalaklı): Uygulamada kullanılan ahşabın %80’i kozalaklı ağaçlardan sağlanmaktadır. iğne yapraklı ağaçların yaprakları iğne biçimindedir. Odununda iletken doku bulunmayan ağaçlardır. Yumuşak ağaçlar da denir. İnşaatçılıkta kereste olarak kullanılan ahşaplardır. Genel olarak bu ağaç türleri  Çamlar ve Köknarlar diye iki gruba ayrılmaktadır. Ayrıca  Sedir, Ladin ve Selviler de kozalaklılara dahil edilebilir.Çamlar;

1) Kara Çam; Türkiye’nin hemen hemen her yerinde yetişmektedir. Düzgün elyaflı, reçineli yapıya sahiptir. İstenilen boyutta ve özellikte bulmak mümkündür. Genellikle doğrama, demiryolu traversi, iskele dikmeleri olarak kullanılır.

2) Sarı Çam; Kuzey Doğu Anadolu ve Kayseri’de yaygın olarak bulunmaktadır. Parlak, bol reçineli ve budaklıdır. Yapı kerestesi olarak kullanılır.

3) Kızıl Çam; Genellikle Türkiye’de deniz sahillerinde yetişir. Kerestesi kırmızımsı beyaz renktedir. Yıllık halkaları çok barizdir. Reçinesi bol olmasına rağmen hafif ve yumuşaktır. Genellikle doğramacılıkta kullanılır. Piyasada tahta, lata, çıta, kadran, azman, kadran kirişi olarak bulunur.

4) Fıstık Çam; Ege Bölgesi ile Akdeniz Bölgesinin kesim noktası ile Trabzon çevresinde yetişir. Yıllık halkaları bariz, reçinesi boldur. Yumuşak ve hafiftir. Genellikle doğramacılıkta kullanılır. Piyasada diğer çam kereste boyutlarında bulunurlar.

5) Toros Sediri; Genellikle Antalya’dan Kahramanmaraş’a kadar güney sıra dağlarında bulunur. Yıllık halkaları bariz, öz ışırları parlak ve güzel kokuludur. Sudan daha az etkilenir, hafif, yumuşak ve işlenmesi kolaydır. Genellikle ev eşyası ve kapı, pencere yapılarak, boyanmadan doğal rengi ile cilalı olarak kullanılabilir. Piyasada kalas ve tomruk olarak bulunurlar.

6) Doğu Ladini; Doğu Karadeniz Bölgesinde yetişir. Gövdesi uzun ve düzgün liflidir. Kolay işlenebilir, çatlamaya müsaittir. Genellikle kağıt sanayi yanında, ev eşyası ve inşaatçılıkta da kullanılabilirler.

7) Köknar; Karadeniz, Güney ve Batı Anadolu’da yetişir. Düzgün lifli, yoğun bir yapıya sahiptir. Yumuşak ağaçların en sert olanıdır. Mekanik mukavemeti iyidir. Doğrama, çatı ve kalıp yapımında kullanılır.

 

Çamlar reçineli ağaçlar olup dış etkilere dayanıklıdırlar ve dış doğrama işlerinde tercih edilirler.

Kozalaklılar sınıfına giren KÖKNAR’lara (Dülgercilikte-Marangoz) beyaz çam adı verilir. Reçinesiz yumuşak ağaçlar olup iç doğrama işlerinde, kalıp ve iskele, çatı, ahşap kaplama malzemesidirler.

 

b) Geniş Yapraklı Ağaçlar(yapraklı): Geniş yapraklı ağaçlar, genellikle mobilyacılıkta kullanılır. Bu ağaçlar, genellikle sık dokulu liflere sahiptirler, inşaatçılıkta da özel kapı (tarihi bina ve ibadet binalarının kapılarında) yapımında ve parke işlerinde kullanılırlar.Bunların başında meşe’ler gelir. İşlenmesi zor, sert ve çok dayanıklı bir malzemedir.Kereste olarak kullanılmaları yaygın değildir. Bundan başka Kayın, Gürgen, Dişbudak ve Ceviz de yapraklı ağaç türlerindendir.

 

Ahşabın bünyesi ağacın uzunluğuna paralel, uzun boş hücrelerden oluşur. Bu hücreler ağacın ekseninden radyal olarak dışa doğru gelişir ve LİGNİN adı verilen reçine ile arada tutulur. Ahşabın kimyasal yapısı selülozdur (C5H10O5.n H2O).

Ağaç enine ve boyuna gelişmektedir. Ağacın büyümesi tepe tomurcuğu yardımıyla boy atma şeklinde görülür.Gövde kalınlaşması ise her evrede yeni bir silindirik tabakanın bir önceki halkaya eklenmesi ile olur. Ağacın enine kesitinde büyüme halkaları gözlenebilir. Bu tip büyüme gösteren bitkilere EKSOJEN BİTKİLER denir.

Bazı ağaçlar ise, eksenel ve boylamasına gelişirler. Buradaki büyüme , büyüme halkalarının gelişmesi şeklinde değil,  yeni liflerin  eski liflerle iç içe kaynaşması şeklinde olur. Bunlara da ENDOJEN bitkiler denir. Mısır, şekerkamışı, arpa,buğday gibi küçük bitkilerle Palmiye,Bambu ağaçları bu türdendir.

 Zamanla ağaçların eski halkaları canlılıklarını kaybeder. Ağaç kuruyunca su hücre duvarlarını terk eder. Bunun sonucunda büzülme olayı meydana gelir. Bu nedenle ağaçlar olgunluk dönemlerinde  kesilmelidir. Ağacın kesilme zamanı öz suyunun yukarıya doğru yükselmesinden önce olmalıdır. Ekim –Mart ayları dışında uygundur.

 

AHŞABIN  MİKRO  YAPISI : Ahşabın mikroskobik yapısı birbirine bitişik , uzun , içi boş , çevresi kapalı, çoğu bir yönde dizilmiş hücrelerden oluşan bir demete benzetilebilir. Böylece ahşabın doğrusal karakteri oluşur. Ahşap ölü hücrelerden oluşur. Sadece kambiyum tabakasının oluşturduğu  büyümeyi sağlayan birkaç sıra genç hücre ile dış odundaki paranşima hücreleri canlıdır. Hücrelerin görevleri; Besi suyunu iletme, Bitki destekleme, Depolama.

 

 

 

 

 

 

 

 

Diri odun(yaş Halkaları)

Öz odun

Kambium

Öz ışın

Kabuk}mantar

               liber

 

 

 

 

 

 

 

 

 


                                    Ağaç gövdesi yatay kesiti.

 

 

 AHŞABIN TEKNİK ÖZELLİKLERİ

Anatomik yapısı, iklim, toprağın durumu,ormanın sıklığı, güneşlenme, ahşabın kusurları (budaklar, gelişme kusurları,yarıklar, öz kayması,çift öz) ahşap hastalıkları(bakteriler, mantarlar, böcekler, kurtlar) gibi etkenler ahşabın teknik özelliklerini etkilemektedir.

 

 FİZİKSEL ÖZELLİKLER:

1-Nem

2-Birim Hacim Ağırlık

3-Sıcaklık Genleşmesi

4-Isı iletkenliği

5-Elektrik iletkenliği

6-Dayanıklılık

 

1-Nem:  Ağaç hücreleri arasında bol miktarda bulunan su üç ayrı şekilde bulunur.

a)Yapısal(Bünye )su: Kimyasal yapısında olan sudur. kurutma işlemleri ile değişmez.

b) Emme suyu (Absorbsiyon su): Selüloz suya karşı çok istekli(Hidrofil) bir madde  olup,çok iyi su emerek ahşabın şişmesine sebep olur. Emme suyu oranı %28-30 dur.

c) serbest su (Kapiler su): Hücre aralarında ve içlerinde bulunan sudur. Yaş odun ve tahtalardaki ıslaklık hissi bu suyun fazlalığıdır. Sonuç olarak ahşabın nemi denildiğinde Emme suyu ve Serbest su akla gelir. Ahşaptaki nem miktarı:

 

<v:imagedata o:title="" src="file:///C:DOCUME~1mamaLOCALS~1Tempmsohtml1

 
 
 






 
toplam 71456 ziyaretçikişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol